The Notebook

Su zamanlarda sinemalarda pek kaliteli yapıları göremiyoruz. Bu yüzden sizi tavsiye olarak bir aşk filmi daha sunmak istiyorum.

2004 yılında gösterimde olan the notebook, yada Türkçe bir bayanın tuttuğu not yada sevgilisine hatıra diye bıraktığı not defterindeki bir hikaye.

Klasik bir yaz aşkı diyebiliriz açıkçası. Ama fazlası var. Sonunda gözyaşlarını tutmakta zorlanıyorsunuz.

Hikaye yaz için kasabaya giden kız ile kasabadaki fakir gencin yaz aşkı yaşaması. Bildiğimiz klasik zengin kız ile fakir kız aşk filmi tarzında başlıyor. Mükemmel gecen bir yaz, birbirine aşık olan iki genç. Aradaki uçurum farklar nedeni karşı çıkan bir aile bir ayrılık ve herkes kendi yoluna...

Burası filmin başı ama film bundan sonra başlıyor açıkçası.

Ufak bir yaz aşkında verdiğiniz sözü kaçımız tutar? Hem de yıllar sonra?

İşte bence filmi en güzel anlatan bu. Verdiği bir sözü tutmaya çalışan bir genç her şeyi geri getirebiliyor. Bir yıl boyunca mektup yazıyor ama kızın annesi tabi göstermiyor. Sonra askerlik ve en yakın dostunu askerde kaybetmesi ve geri dönmesi. Babasının evi satarak oğluna hayalindeki evi yapma fırsatı tanıması ve ardından babasını kaybetmesi...

Verilen söz bir evin yapılması, hayallerdeki evin. Gece gündüz tek başına çalışılarak yapılan bir ev... Sonra kızı gördüğünde onun evlenme noktasında olması, geri kazanma çabaları...

Arada geleceği giderek yaşlı bir adamın hafızasını yitirmiş bir bayana hikaye okuması. Kim mi onlar, işte bu iki genç, hikaye anlatıldıkça aşkın aslında mantık vs. değil tamamen kalbimizin ne istediğine bağlı olduğu ve kimsenin bunu sorgulama hakki olmadığını gösteriyor.

Filmin sonu gerçekten büyüleyici, bir mendil hazırlasanız iyi olur.

10 üzerinden 9 verdiğim çok güzel bir hikaye

Ryan Gosling(Noah Calhoun), Rachel McAdams(Allie Hamilton), James Garner(Duke), Gena Rowlands(Allie Calhoun), James Marsden(Lon Hammond), Joan Allen(Anne Hamilton), Sam Shepard(Frank Calhoun), David Thornton(John Hamilton)

Jeremy Leven, Nick Cassavetes, Jan Sardi